Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

31 Temmuz 2009 Cuma

Saint Kocaoğlu ve Feng Shui

Saint Kocaoğlu buyurmuş: “Metro konusunda basında dahil herkes pozitif olmalı. İzmir’e yatırım yapacak kişilerin öncelikle morale ihtiyacı var…”
Bana yapılacak en son tespittir, negatif enerji yaydığım iddiası.
Belki de beni kastetmiyordur İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı.
Kim bilir hiç okumuyordur yazdıklarımı.
İyi de büyükşehir belediyesini kim eleştiriyor ki
Açın bakın son bir yılın yerel gazetelerine, ulusal gazetelerin eklerine… Haberlerine, özellikle köşe yazılarına… Ya da yerel TV’lerde yayınlanan programlara… Zeytinyağı fiyatlarının neden yükseldiğini daha iyi anlarsınız.
Herkes bir pozitif, bir pozitifti…
Son bir yılda bu kadar pozitif olundu da ne oldu?
Ne yani, bu saatten sonra Feng Shui mi öğreneceğiz?
İzmir’in değişik noktalarına aynalar asalım bari.
Ya da mavi-yeşil ile kahverengi-kırmızı kombinasyonu tüller saralım elektrik direklerine.
Neden?
Gelecek yatırımcıya pozitif elektrik vereceğiz ya.
Gerçi büyükşehir belediyesi bu işe el atarsa ne olur bilinmez.
Pozitif elektrik vereceğim diye 220 voltu dayar yatırımcıya.
Yatırımcı ne olur?
Morto… (Köşe yazarının notu: Morto, Esperanto dilinde ölüm demektir.)
Biz de çok abarttık canım.
Saint Kocaoğlu kentte pozitif enerji yaymak istiyor. Aslında başardı da…
Karabağlar metropolitan aktivite merkezi, 3. İzmir Projesi, Özgörkey Tower, Vestel Tower…
Ama hukuk yok mu o hukuk… Pozitif enerjinin yayılmasına izin vermiyor bir türlü.
Ne sonuç çıkarıyoruz buradan.
Aslında hukuk negatif enerji yayıyormuş da bizim haberimiz yokmuş.
Bir de metro olayı var tabii ki…
Ancak metroyu Feng Shui ile çözmek kolay değil. Çinliler gelip baksalar, olayı anlamaya çalışsalar, “Bunu altından değil Feng Shui, Mao Zedung bile kalkamazdı” derlerdi.

NOT 1: CHP’li iki il yöneticisinin Ahmet Türk ile havaalanında görüşmeleri olay olmuş durumda. CHP yöneticilerine buradan duyurulur. Birey olarak istediğinizi yapabilirsiniz. Ancak bir partinin yöneticileri iseniz, partinizin genel merkez bazında bazı konularda belirli bir görüşü var ise ve parti üyelerinin hatta partiye oy verenlerin bu konuda hassasiyeti ciddi ise davranış kalıplarınızı ona göre ayarlamanız gerekir. Atılan her bağımsız adım, diğer parti yöneticilerini de zor durumda bırakıyor.

NOT 2: İnternette yayınlanan yazılarıma gelen yorumları okuduğumda, şaşırmıyor değilim. Bazıları üslubumu beğenmiyor, bazıları da büyükşehire yönelik eleştirilerimi… İzmir yerel medyasında bir çuval köşe yazan adam var… Her gün beni okumak zorunda değilsiniz. Başka köşe yazarlarını da okuyun ki, hem okuduğunuz yazarların reytingleri yükselsin, hem de aradaki farkı iyi anlayın. CHP İzmir İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu bile algılamış durumu… Ama o da neden çok okunduğumu çözmüş değil. Biraz daha zaman verelim kendisine, İzmirlileri ve CHP’lileri anlaması için… Bu bilgiler milletvekili olunca da lazım olacak ona.

YENİGÜN 31 - 07 - 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder