Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

16 Haziran 2008 Pazartesi

Baykal vazgeçti

CHP Deniz Genel Başkanı Deniz Baykal önce cenaze törenine katılmak için İzmir’e geliyordu. İzmir ziyareti sırasında Karşıyaka Belediyesi’nin bazı açılışlarına da katılacaktı. Uçak saatleri ve cenaze töreni uyuşmayınca bir ara formül bulundu. Açılışların cenaze töreni öncesine alınması gündeme geldi. Bu kez Deniz Baykal, “Bu kadar önemli yerlerin açılışlarını o kadar kısa süre içerisine sığdıramam. Daha görkemli bir açılış töreni düzenleyelim” diyerek İzmir’e gelmekten vazgeçti. Bunu neden kaleme aldım diye sorabilirsiniz.
Çünkü CHP’de iş öyle bir noktada ki, Deniz Baykal’ın atacağı ya da attığı adımlara bakılarak yorum yapılıyor. Eminim Baykal’ın ziyaretini iptal etme nedenleri üzerine çok şey söylenecektir.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İzmir’deydi. Ancak Ankara’daki büyük tartışmalara karşılık İzmir’de hem AKP’de hem de merkez sağda genel bir sessizlik havası hakim. AKP kadroları Temmuz ayındaki gelişmeleri bekliyor. Konuştuğumuz AKP’lilerin büyük bölümü de hem partilerinin hem de kendilerinin önümüzdeki süreçte ne olacaklarını bilmiyor. Büyük bölümünün beklentisi ise yerel ve genel seçimlerin birleştirilerek kasım ayın içinde yapılması. Böyle bir karar verilirse sonbaharda ciddi bir siyasi hareketlilik bekliyor Türkiye’yi. Merkez solda ise şu aşamada hiçbir gelişme yok. CHP solun tek partisi olarak Türk siyasi hayatını yönlendiriyor. Buna karşılık değil parti düzeyinde küçük örgütlenmeler bazında bile bir sol hareket yok. Sosyal demokratlar daha çok yerel seçim sonuçlarına göre hedef belirleyecekler. CHP’nin alacağı oy oranına göre muhalefete başlayıp başlayamayacaklarını şekillendirecekler.

***

Aday adayları ise çalışmalarını sürdürüyor. Ahmet Piriştina’nın mezarı başında anılması sırasında çekilen fotoğraflara baktığımızda CHP içerisinde derinden ve gizliden bir çekişmenin var olduğu çok net görülüyor. Bu mücadeleden kimin galip çıkacağı ise uzun yaz sıcaklarında Ankara’daki gelişmelere, Kocaoğlu ile diğer aday adaylarının performansına bağlı. Bu arada yeni bir aday net biçimde sahaya indi. Onun kendisi üzerine yaptığı tespit ise çok ilginç. “Eğer Kocaoğlu yeniden aday olmaz ise beni destekleyecek.” Birileri bir yerlerden düğmelere basıyor. Bize de bu düğmelerin yerini saptamak kalıyor.

NOT 1: Ümit Yaldız köşesinde Kocaoğlu ile yenilen yemeğe atıfta bulunmuş ve benim Kocaoğlu ile bir sorunum olmadığını dile getirmiş. Ümit Yaldız’ın gazeteciliğinde gerçekten bir ilerleme görüyorum. Bir konuşmadaki bir cümleyi cımbızla çekip almak biz gazetecilerin yaptığı bir iştir genelde. Çünkü yukarıdaki sözü söyledikten sonra şu cümleyi de eklemiştim: “Kocaoğlu’nun aday olup olamayacağı benim sorunum değil. Baykal’ın sorunu. Kararı o verecek.” Ümit Yaldız bu cümleyi duymadı sanırım.

NOT 2: CHP metropol ilçe başkanları kayıp bu arada. Bir ay öncesine kadar yaptıkları açıklamalarla gazete manşetlerinden düşmeyenler şimdi nedense hiç konuşmuyorlar. Yoksa Ankara’dan birileri, “Susun” mu dedi.

NOT 3: Hasan Tahsin’in Kocaoğlu ile arabada yaptığı ve kamuoyuna kendisi tarafından belirtilen gizli görüşmenin içeriği tabii ki önemli. Bence Hasan’ı iyi okumak gerekiyor. Bir gün mutlaka renk verecektir. Tüm baskıma rağmen bana bir şey söylemedi.

YENİGÜN 16 - 06 - 2008

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder