Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

31 Mart 2008 Pazartesi

The day after

EXPO bugün belli oluyor. İzmir medyasında çıkan haberlere baktığımızda bizim zaten kazanmama gibi bir sorunumuz yok. Aslında kazandık da, bu kazançtan kim kazançlı çıkacak onun derdindeyiz.
Her kurumu kendi haberlerini medyaya pompalıyor. Bir bakıyorsunuz, İTO başkanı en önde, manşetlerde, Ege-Koop Başkanı ise köşe yazarları üzerinden hareket halinde, Büyükşehir tüm olanaklarını buna seferber etmiş durumda. Basın birimi haber üzerine haber geçiyor. Hükümet ise kendi medyası üzerinden hareket ediyor. Hem de ulusal bazda…
Salı günü bizi ilginç bir serüven bekliyor İzmir’de…
Kazanılır ise:
1 – İTO Başkanı Ekrem Demirtaş, EXPO seferberliğine kendisinin başladığını, özellikle son 10 günde saçını süpürge ettiğini anlatacak. Demirtaş her ne kadar yönlendirme toplantılarında dikkate alınmasa da, İzmir’in diğer sivil toplum örgütü liderleri tarafından sürekli eleştirilse de “EXPO’yu Türkiye’ye ve İzmir’e ben kazandırdım” diyeceği ortada… Demirtaş’ın bu noktadan sonra nereye oynayacağı da önümüzdeki günlerin tartışması olacak.
2 – Ege-Koop Başkanı Hüseyin Aslan, yönlendirme kurulu tarafından dikkate alınması ve hatta resmi olarak davet edilmese bile kurduğu sivil örgütlenme ile son dakikada birçok kararsız delegeyi İzmir lehine çevirdiğini iddia edecek. Aslan’ın da süreç içerisinde önemli işleri başarmış bir sivil toplum lideri olarak nereyi talep edeceğini daha çok konuşacağız.
3 – Hükümet bu işe girmesiyle birlikte EXPO’nun İzmir’e getirildiğini, yeniden yapılanmanın ve çıkarılan yasanın EXPO’nun alınmasında önemli yapı taşları olduğunu iddia edecek. Başta Cumhurbaşkanı Gül olmak üzere hükümet yetkililerinin, AKP milletvekillerinin tamamının bu konu üzerine odaklandığını belirtecek ve “Artık İzmir’i istiyoruz” mesajı verecek.
4 – İzmir Büyükşehir Başkanı aslında tüm çalışmanın kendisi tarafından yürütüldüğünü, belediyenin tüm mali imkanlarının bu iş için kullanıldığını, hükümetin para harcama konusunda tedirgin davrandığını, hatta bazı yetkililerin bu işin İzmir’e gelmesinden siyasi anlamda hoşnut olmadıklarını öne sürecek.
5 – İzmir medyası kamuoyu yaratma konusunda ne kadar önemli adımlar attıklarından dem vuracak, gazete yöneticileri ve köşe yazarları yaptıkları birebir çalışmalarla EXPO’nun İzmir’e kazandırılmasında lider rol oynadıklarını belirtecek ve siyasi mesajlarını verecekler.
Kaybedilir ise:
1–Demirtaş, kaybın yönlendirme kurulu tarafından yapıldığını, aslında kendi organizasyonları döneminde kazanılan bir seçimin hükümet ve belediyenin devreye girmesiyle kaybedildiği tespitinde bulunacak. Mağlubiyeti kesinlikle üstlenmeyecek olan Demirtaş, kentin yeni liderlere ihtiyacı olduğunun da altını çizecek.
2–Demirtaş’ın taktiğine benzer bir taktiği Hüseyin Aslan da kullanacak. Yönlendirme Kurulu’nun kendilerini resmi olarak Paris’e bile davet etmediklerini, lideri oldukları sivil toplum örgütünün kendi imkanlarıyla lobi faaliyetlerinde bulunduğunu ileri sürecek, kentin lider kadrosunun değiştirilmesi gerektiğinin altını çizecek.
3–Hükümet başarısızlığın tek sorumlusu olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni gösterecek. Belediye başkanının grup çalışmasına uymadığını, diplomasi bilmediğini, bazı adımları kendi kendine attığını, bunun da İzmir’in EXPO adaylığına zarar verdiğini ileri sürecek. AKP “İşte başarısız bir belediye başkanı ve başarısız bir parti… Yerel seçimlerde bizi seçin, İzmir’i uçuralım” mesajı verecek.
4–İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı kaybın asıl sorumlusunun hükümet olduğunu vurgulayacak. Yönlendirme Kurulu’na para aktaranın sadece belediye olduğunu, son gün bile 1 milyon YTL’nin belediye tarafından kasaya konulduğunu belirtecek, “Bunların gizli gündeminde EXPO’nun alınmaması vardı. Bakmayın onların göz boyamasına” diyecek.
5–Bugüne kadar birçok olumsuzluğu sayfalarına yansıtmadıklarını, ancak seçim sonunda bıçak kemiğe dayandığı için bazı şeylerin tartışılması gerektiğini iddia edecek, “Bu kadar susmamıza rağmen başarısız oldular” diyerek kendi siyasi çizgilerindekiler dışındaki herkesi eleştirecek.
Gördüğünüz gibi kazanılsa da kaybedilse de bu işin siyasi rantı çok büyük…

YENİGÜN 31 - 03 - 2008

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder